4 Aralık 2015 Cuma

MYTİLINI ( Midilli ) - Yunanistan - Bölüm-1



MYTİLINI ( Midilli ) - Yunanistan - Bölüm-1
Tipik bir Balıkesirli olarak yaz tatillerimizi genelde her Balıkesirlinin rüyası şirin tatil beldemiz Altınoluk’ta geçirmeye alışkın olan biz, ilk kez geçen sene, sadece haftasonu da olsa değişik birşeyler yapmaya karar verdik. Uzun zamandır gitmek istediğimiz Midilli, tüm ihtişamıyla karşı kıyıdan bize göz kırpınca biz de kendisini kıramayıp kendimizi Ayvalık-Midilli feribotunda buluverdik. Bir buçuk saatlik feribot yolculuğunun ardından adanın limanının bulunduğu, aynı zamanda da merkezi olan Mytilini’ye iniş yaptık, 

Schengen vizemiz ve yeşil pasaportumuz olmadığından, kapı vizesi almamız gerekiyordu. Feribottan inince kendimizi üçüncü dünya ülkesine aitmişcesine tuhaf bir odada Yunan görevlilerin sorularına cevap ararken bulduk. Yunanlılar tuhaf insanlar. Normal konuşmaları bile bizim kavga edişimiz gibi. Yüksek sesle konuşmaktan da oldukça zevk aldıklarından, sordukları sorulara cevap vermeden önce acaba bana kızdı mı, yoksa vermiyor mu vizeyi gibi sorular aklımızdan geçmiyor değil. Eşim de ben de Anadolu lisesi ve Kolej mezunu olmamıza rağmen bildiğimiz tüm İngilizceyi unutup "... valla 2 günlüğüne geldik, hemen dönücez, gerçekten evliyiz, mülteci falan değiliz" dermişcesine derdimizi anlatmaya çalışıyoruz ki, tam da o sırada tek başına gelmiş ve kaç gün kalacağı belli olmayan bir Türk öğrenci giriyor içeri. Yunanlılar için bekar ve işsiz öğrenciler potansiyel tehlike. İlginin çocuğa kaymasını fırsat bilip bizim işimiz bitti mi diyoruz usulca.. Ve 3 günlük vizemizi alıp arka kapıdan çıkıyor ve o meşhur tabelayla karşılaşıyoruz. "Welcome to Greece" 

Lesvos (Lesbos) adanın bilinen orjinal adı. Biz Türkler, ısrarla Lesvos yerine Midilli demeyi tercih ediyoruz. Aslında Midilli; adanın merkezi olan Midilli’den (Mytilini) türetilmiş. Adanın yaklaşık 5000 yıllık bir mazisi var. Aynı zamanda da Girit ve Rodos’tan sonra Yunanistan’ın 3.büyük adası ünvanını elinde bulunduruyor. Bir süre Cenevizlilerin hakimiyetinde, bir süre Osmanlı Devleti’nin hakimiyetinde ve daha sayamadığım bir çok devletin hakimiyetinde derken sürekli el değiştire değiştire bir çok değişik kültürü barındırır olmuş. Zamanının hükümdarı tarafından damadı Lesvian’a düğün hediyesi olarak verildiği bu sebeple de Lesvos isminin de Lesvian’dan geldiği söyleniyor. Genel kanı; adanın lezbiyenleriyle ünlü olduğu yönünde..Rehberimiz Akgün bey sanıldığının aksine Lezbiyenlikle adanın yakından uzaktan hiç bir ilgisinin olmadığını,kelime oyunu yapıldığını söylüyor. Ama şunu da belirtmek gerekir ki, milattan önce 630 ila 612 yılları arasında adada yaşamış olan feministliğiyle ünlü lirik şair Sappho’nun (limandaki meydanda heykeli var) ; 4-5 yaşlarında yanına alıp büyüyene kadar yetiştirdiği kızlarla aşk ilişkisi kurduğu yani lezbiyen olduğu söyleniyor. Hatta yoğun feminist ablalarımız her sene belli bir dönemde adada kadın kadına festival düzenleyip belki de bilinen ilk feminist olan Sappho’yu anıyorlar. Ama bana kalırsa -ki Lesvoslular da böyle düşünüyor- kendinden oldukça küçük yaşta bir erkeğe aşık olup, aşkına karşılık bulamadığından 40’lı yaşlarda kendini kayalıklardan atıp intihar eden Sappho sanıldığının aksine lezbiyen değil,ağır romantik bir aşıkmış..O zaman yazımızın ilk bölümünü sevgili Sappho’nun dizeleriyle bitirelim…
Elbet seviyorum seni
Ama sen beni seviyorsan
genç bir kadınla evlen
Nasıl katlanırım
birlikte yaşamaya
kendimden genç biriyle
Bu dizeler umutsuz aşkının kanıtı değilse ne?
M
Kapı vizesi alınan bölüm. Sağ taraftan yeşil pasaportlular ve Schengen vizeliler geçiyor.


Kapı vizesi harç pullarımız ( 2014 yılı için 30 Euro )


Sappho Heykeli

Feribottan adanın görünüşü



3 Aralık 2015 Perşembe

İzmir Yolunda Kahve Molası : Ceren Tur


Siz de Türk kahvesi yapabilmenin özel bir yetenek gerektirdiğine, yaptığınız kahvenin sunumunun da ayrı bir sanat olduğuna inananlardansanız, tam da doğru yerdesiniz.

Balıkesir'den İzmir istikametine giderken tam da yolunuzun üstünde, Balıkesir'den yaklaşık 50 dk uzaklıkta, İzmir'e ise ortalama 1,5 saat mesafede olan Ceren Tur Dinlenme Tesislerine uğrayıp muhakkak Türk kahvesi için. Ceren Tur tesisleri, yıllardır var olan ancak ciddi bir mimari değişime uğrayan, içeri girince kendinizi yabancı bir ülkede şık bir cafe'deymiş gibi hissedebileceğiniz şık bir dekora sahip. Mavi ve yeşilin dinginliği, elemanların güleryüzlülüğü kendinizi huzur içinde hissetmeniz için tek başına yeterli.. Ama en güzeli de çay,kahve vs. ne içerseniz için size yaptıkları özel sunumlar. Resimde gördüğünüz Türk kahvesi yanında yeşil elma dilimli su, kurutulmuş meyve dilimleri ve bir adet canlı gül eşliğinde getiriliyor. Kahvenizi yudumlarken burnunuza mis gibi gül kokusu gelirken, yeşil elma tadı da içinizi ferahlatıyor.  

Fiyatlandırmayı ise tam olarak hatırlamamakla birlikte, fiyatların yüksek olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Ayrıca ev yapımı poğaçaları, kurabiyeleri de oldukça lezzetli. Yolunuz düşerse muhakkak uğrayın. Sevgiler.

Melis - Aralık-15' / Balıkesir






Merhaba,

Bu blog; gezdiğimizi, gördüğümüzü, yediğimizi, içtiğimizi paylaşmak ve yıllar sonra dönüp bakıp "ne güzel günlerdi.." diyebilmek için açılmıştır. 

Yeni yerler keşfetmeyi, güzel yemekler yemeyi kim sevmez ki? 

Herkesin bizim hatıralarımızın içinde kendisinden bir parça hatıra bulması dileğiyle :) ....

Melis / Balıkesir. 03.12.2015